top of page

Gün Işığı

Gözlerimiz aldığımız gıda, su, oksijen ve ışıkla beslenir. Gözler ışık alıcılarıdır ve gözbebeÄŸimizden bedenimize giren ışık sadece gözler için önemli deÄŸil, tüm bedenimizin dengesi için önemlidir çünkü ışığın ‘seyahati’ gözde bitmiyor; göz siniri kanalıyla beynimizin hipothalamus bölümüne ilerliyor. Hipothalamus’u bedenimizin merkez istasyonu gibi düÅŸünebilirsiniz.

​

Hipothalamus:

  • Enerji ve sıvı dengesinden,

  • Isı regülasyonundan,

  • Hareket ve uyku düzeninden,

  • Dolaşım ve solunum sisteminden,

  • Büyüme ve olgunlaÅŸmadan,

  • Üreme ve duygusal dengemizden sorumludur.

​

Hipothalamus ayrıca hormon salgılayan endokrin sistemimizi kontrolünde tutar. Hint geleneÄŸinde ‘üçüncü göz’ olarak geçen ve saÄŸ/sol beyin loblarımızın arasında yer alan epifiz bezi, hipothalamus’tan aldığı bilgiye göre bizi dış ortama uyumlar. Evrenle baÄŸlantımızı üçüncü gözümüzle kurduÄŸumuzu söylemek hiç abartı olmaz.

 

Tüm bunlara bakılırsa gün ışığı bedenimiz için vazgeçilmez bir unsurdur. Günümüz koÅŸullarında iÅŸ-okul-ev üçgeninde geçirilen hayatlarımızda doÄŸada az vakit geçirir olduk, gün ışığından mahrum kaldık. Görme kusurlarının bu kadar yaygınlaÅŸmış olması açık havada geçirilen zaman azlığı ile doÄŸrudan orantılı. Gözler ufka az bakar oldu, doÄŸayla, evrenle baÄŸlantımız giderek zayıfladı...

​

​

​

​

 

​

Sözün özü: Gün içinde olabildiÄŸince açık havada zaman geçirin.                                                  

GüneÅŸ gözlüÄŸü yerine ÅŸapka tercih edin.

DoÄŸanın renklerini filtrelemeden, tüm canlılığı ile içinize alın.

bottom of page